Ermeni Soykırımı diyen Diyarbakır Barosu yönetimine beraat
Diyarbakır Barosu eski Başkanı Cihan Aydın ve mevcut Yönetim Kurulu Üyeleri Muhlis Oğurgül, Ahmet Dağ, Erhan Aytekin, Fırat Üger, Gazal Bayram Koluman, Mehmet Akbaş, Serdar Çelebi, Tevfik Karahan, Ömer Şeran ve Özgür Yılmaz Biçen tarafından “24 Nisan Ermeni Soykırımı”. “Anma Günü” nedeniyle yaptıkları açıklamada “Ermeni Soykırımı” tabirini kullandıkları için yargılandıkları davada beraat ettiler. “Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti devletini, Türkiye Büyük Millet Meclisini, Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ve devletin yargı organlarını alenen aşağılamak” suçlamasıyla Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada, “, Serdar Çelebi ve Tevfik Karahan mazeret gösterip duruşmaya katılmazken, diğer sanıklar ve avukatları da duruşmaya katılmadı. salonda mevcuttu. Duruşmaya çok sayıda avukat katılarak meslektaşlarına destek verdi.
‘ÖNCE İŞARETLENİR, SONRA YARGIYA İADE EDİLİR’
Mezopotamya Haber Ajansı’nda yer alan habere göre, savcılığın ceza talebine ilişkin mütalaasını yinelediği duruşmada savunma yapan Baro eski Başkanı Cihan Aydın, değişen savunma sanayine işaret ederek, ” Savunma sanayinde vurulacak hedefler önce lazerle işaretleniyor, ardından nokta atışı yapılıyor.Bizler, Diyarbakır Barosu olarak, “Defalarca işaretlendik, davalar açıldı. Bunlardan en önemlisi Tahir Elçi’ydi. Büyükelçi önce işaretlendi, sonra öldürüldü” dedi. Mahkeme başkanı, Aydın’ın sözlerine müdahale ederek “Burası onların yeri değil” deyince Aydın, “Evet biz de aynı şeyi söylüyoruz. Bu vakanın yeri burası değil. Bu dava, burası dışında yaşanan olaylar nedeniyle açıldı. Öncelikle siyaset, medya ve kolluk kuvvetleri tarafından damgalanıyoruz.” Daha sonra yargıya sevk ediliyoruz” yanıtını verdi.
‘YİNE ERMENİ SOYKIRIMINI DİYEYORUZ’
Aydın, daha önce Diyarbakır Barosu Yönetim Kurulu üyeleri hakkında “Ermeni Soykırımı” iddiasıyla 3 dava açıldığını ve bu davalarda beraat kararı verildiğini hatırlatarak, “Bu beraat kararları daha da ağırlaştı. O halde neden açıyorsunuz? 4., 5. ve 6. davalar. Peki hukuki öngörülebilirlik nerede kaldı?” “Konuşuyoruz, hedef alınıyoruz, belediye başkanı seçiliyoruz, hedef alınıyoruz, ihraç ediliyoruz, tutuklanıyoruz, tehdit ediliyoruz. Bütün bunlar olurken yargı neredeydi?” Sorduğumda mahkeme başkanı bir kez daha devreye girdi ve “Müdahale edeceğim” dedi. Aydın, “Müdahale etmeyin. ‘Ermeni Soykırımı’ dedik, dava açıldı, yine ‘Ermeni Soykırımı’ diyoruz. Bu bir fikirdir.”
‘SOYKIRIM DÖNEMİNDE TÜRKİYE YOKTU’
Haklarında “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti devletini, Türkiye Büyük Millet Meclisini, Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ve devletin yargı organlarını alenen aşağılamak” suçundan dava açıldığını hatırlatarak, Aydın, Ermeni Soykırımı’nın 1915’te yaşandığını ve o dönemde Türkiye Cumhuriyeti’nin, TBMM’nin ve Türkiye Cumhuriyeti’nin devletinin ve onun yargı organlarının kurulmadığını ifade ederek, “Bunlar var mıydı? Kimi küçük düşürdük?” diye sordu.
‘BERAAT İSTEMİYORUM’
Yargıtay’ın Anayasa Mahkemesi kararını uygulamadığına dikkat çeken ve Türkiye’de yargının güvenilirliğinin ve hukuki öngörülebilirliğinin olmayışını eleştiren Aydın, “Şimdi yargıya nereye güveneyim? Bu dava bir niyet özgürlüğü davasıdır ve İfade özgürlüğü. 3 tane beraat kararı var. Dolayısıyla takdir sizin, benimdir” Ben beraat istemiyorum. Bunu istemekten utanıyoruz” dedi.
Aydın’ın savunmasının ardından diğer sanık avukatları, “Ermeni Soykırımı” teriminin niyet ve ifade özgürlüğü kapsamında kaldığını belirterek beraat talebinde bulundu.
Sanıkların savunmasının ardından konuşan savunma avukatları Mehmet Emin Aktar, Raci Bilici, Şeyhmus Bayhan, Cafer Koluman, Nahit Eren, soykırımın Osmanlı döneminde işlendiğini belirterek, “Türk milleti, Türkiye Cumhuriyeti devleti, Türkiye Büyük Millet Meclisi, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ve devletin yargı organları alenen kınanmaktadır.” O dönemde ‘aşağılamak’ fiilinde geçen kurumların hiçbirinin bulunmadığının altını çizdi. Müvekkillerinin kullandığı ifadelerin “hakaret” içermediğini ve durum tespiti olduğunu belirten avukatlar, müvekkillerinin beraatini istedi.
Beraat kararı verildi
Kısa aranın ardından mahkeme heyeti, sanıkların tamamı için ayrı ayrı beraat kararı verdi.
(HABER MERKEZİ)